- Bunları bilmek için öğretmen olmak şart değildir.
-Yok bizi arayan soran kimsemiz.
b) Biçimce Olumlu, Anlamca Olumsuz Cümleler:
-Ne sordun, ne haber gönderdin.(sormadın,haber göndermedin)
-Bu havada sokağa çıkabilirsen çık. (çıkamazsın)
-Bu işleri bensiz bitirebilir mi sanıyorsunuz? (bitiremez)
-Bundan iyi armağan olur mu? (olmaz)
c) Soru Cümlesi: Bir işin yapılıp yapılmadığını sormak, bir şeyin nedenini öğrenmek, bir durumla ilgili bilgi edinmek ya da kuşkuyu gidermek... gibi amaçlarla kurulan cümlelerdir.
- Babanız geldi mi?
- Bunları kimden duydun?
1) Gerçek Soru Cümlesi: Yanıt gerektiren, soru cümleleridir.
-Soruyu kaç kişi çözmüş?
-Derse girmeyecek misiniz?
2) Sözde Soru Cümlesi:Yanıt gerektirmeyen,cümleye değişik anlamlar (şaşma, küçümseme, inanmayış, beklenmezlik, özlem...vb.) katmak için kurulan soru cümleleridir:
-Annem gelir mi ki? (Olasılık)
-Bunları ben mi söylemişim? (İnanmayış, yalanlama)
-Sen de mi bu soruyu yanıtlayamadın? (Şaşma)
-Hani, buraya gelince bize uğrayacaktın? (Sitem)
-Ben, kimseye kötülük eder miyim? (Onaylatma)
-Şimdi, sen bu adamla mı evleneceksin? (Küçümseme) Değişik sözcük türleriyle soru cümleleri oluşturulabilir:
a. Soru Sıfatlarıyla
* Romanın kaçıncı sayfasını okuyorsun?
* Konsere hangi giysiyle gittin?
* Nasıl bir ödev hazırladın?
* Sınıfa kaç sıra gerekli?
* Kaçar ekmek dağıtıldı?
b. Soru Adıllarıyla
* Bu akşam nerede kalacağız?
* Sana ne aldı?
* Ağaçtaki elmaları kim topladı?
* Ayakkabıyı kaça aldın?
* Hangisini almak istiyorsun?
* Bugün nereye gidelim?
c. Soru Belirteçleriyle
* Sınavın nasıl geçti?
* Bana neden kızdın?
* Tiyatroya ne zaman gideceğiz?
* Bu tatlıdan ne kadar yedin?
* Bizi niçin dinlemiyorlar?
* Buralarda ne geziyorsun?
d. “mi” soru ilgeciyle :Bu ilgeç hangi öğeden sonra gelmişse o öğeyi buldurmaya yöneliktir:
* Bizimle pikniğe gelecek misin? yüklem
* Bu resmi Ceren mi yapmış? özne
*Kedi ağaca mı çıktı? d. t.
* Öykü kitaplarını mı seversin? b’li nesne
* Bugün mü resim sergisine gidelim? b. t. d)
Ünlem Cümlesi: Taşkın duygularla coşkuları (korku, acıma, üzüntü, şaşma... gibi) seslenmeleri anlatan cümlelerdir.
-Ah, nerede o güzel günler! (geçmişe özlem)
-Ah, elim kırılsaydı da ona vurmasaydım. (pişmanlık)
-Seni bağışladım sanma ha!... (uyarma)
-Hadi gelmedin,bir haber gönderseydin! (sitem,hoş görmeme)